16 Ocak 2012 Pazartesi

KAPI NO: 29

Sevgili Karakedim,

Akşam saat olmuş 10. Sokağın ortasında 7 genç. Ellerinde 1 pasta. Pastanın üzerinde 3 mum. Çığlıklar atıyorlar, çok mutlular. Hem de lapa lapa yağan karın altındalar. "İyi ki doğdun Yeşim!"

Yeşim'i hiç tanımıyorum. Yanındaki 6 genci de. Bolu'nun o sokağında hayatımda ilk defa bulunuyorum ve o saatte bu güzel kutlamaya tanık oluyorum. Ertesi gün de benim doğumgünüm. Aralarına katılıp "Bir mum da benim için yakalım mı?" diye sormak istiyorum. O kadar gençler ve o kadar mutlular ki sanırım aralarına girip onları rahatsız etmek istemiyorum. Leo'ya dönüp "İyi ki doğmuş Yeşim." diyorum...

Haftasonu doğumgünümü kutlamak için Leo 1 ay öncesinden Bolu-Abant gezisi düzenlemiş. Bana "Hadi hazırlan Abant'a gidiyoruz." dediği zaman çok mutlu oldum. Herhalde 20 sene olmuştur gitmeyeli. Çocukken her kış Abant'a giderdik. Öyle güzel anılarım var ki oraya ait. Hep anlatır dururdum Leo'ya. Dayanamadı muhtemelen ve yeni yaşımda Abant'da yeni anılarım olsun istedi:)

Yolculuğun başındayız, çok keyifliyim...
Genel olarak çok güzel bir gezi geçirdik. Cumartesi sabah erkenden yola çıktık. Otobüsümüz belli güzergahlardan yolcuları topladı ve ilk durak Gölcük Gölü diğer adıyla Cennet Gölü oldu. Biz giderken günlük güneşlik olan hava oraya vardığımızda kar fırtınasına çevirdi. Muhteşem manzarası olan gölü keyfini çıkartarak gezemedim ama öğrendim ki bahar sonu, yaz başı Cennet Gölü etrafı rengarenk nilüferlerle bezeniyormuş. Bu yaz mutlaka oradayız.

CENNET GÖLÜ
Bolu Kadı Cami Kapısı

 İlk günün akşamı Bolu'da kaldık ve Yeşim'in sokak kutlamasına, otelden, lapa lapa yağan karın keyfini sürmek için çıktığımız o dakikalarda denk geldim.

Pazar sabahı Abant'daydık. Cumartesiye göre çok daha güzel bir hava vardı. Doya doya yürüdük gölün etrafında. Bol bol fotoğraf çektik ve kar topu oynadık Karakedim. Doğumgünüm olmasının verdiği hassasiyetle hep aklımda çocukluğum vardı. Buz tutan göle basacağım diye annemle babama çaktırmadan inerdim gölün kenarına. Bir adım, iki adım derken buz çatlar bir bacağım yarasına kadar girerdi buz gibi suya. Ne donmak bilirdim ne de korkardım. "Aydınnnnnn, al şu kızını gölden!" diye çemkirirdi annem. "Hasta olacaksın, tatil zehir olacak." diye haklı serzenişinde bulunurdu bana. Umrumda olur muydu? Tahmin edersin ki hayır:) Hiç de hasta olmazdım. İsteyerek yaptığım her şey de Allah korurdu beni.

Akşamları otelin şöminesinin başında anneme ne dedikodular yapardım. Yaş 7 falan. Ön dişlerden biri yok. O boşluktan istem dışı annemin suratına tüküre tüküre "Ayyy o kadın ne giymiş öyle? güzel olsa bari" diye konuşur dururdum. Sıkılınca da gözüme yaşıtım bir kız kestirir, bu sefer de bit gibi annemin eteğine yapışıp "Anneeeee beni o kızla tanıştırsana." diye yalvarırdım. Tanıştıktan sonra bizimkiler beni arasınlar ki bulsunlar!   Otel kazan ben o kızla kepçe:) Fotoğraflarım var onunla. Bulursam mutlaka sana göndereceğim Karakedim.

O günden bugüne çok durulmuşum, her şeyden korkar olmuşum be Karakedim. Bu sefer gölün üzerinde yürümeye kalkmadım, gölü izlerken kar tanelerinin arasına karışıp kalbime yağan anılarımın keyfini çıkarttım. Dilime de bir şarkının sözlerini doladım. "Koşarak kaçtım güya çocukluğumdan, büyümeyi öğrenemedim hala." http://www.youtube.com/watch?v=mhld9Pc3HnU

ABANT

Muzurluk Peşinde 1

Muzurluk Peşinde 2

Soğukta Salep keyfi...

Leo ile poz peşinde:)

Tek başına poz peşinde:)


Dedim ya Karakedim, gezimiz genel olarak çok güzel geçti. Bu tip aktivitelerin benim için en güzel yanı yeni insanlarla tanışıyor olmak, yepyeni hayatlara dokunmak. Mesela bu gezide meslektaşım, Sabah Gazetesi moda yazarı Miray Uçar'ın çok tatlı mı tatlı anne ve babasıyla, onların çok yakın ahbaplarıyla tanıştık. Onlarla sohbet ederken "Ne güzel insanlar, çocuklarını büyütmüşler, onları belli bir yaşa getirmişler el ele geziyor, yaşamın tadını çıkartıyorlar." diye düşündüm...

Karakedim, sana mektubumu yazmaya başladığımda hava güneşliydi. Bir iki kar tanesi yere düşsem mi düşmesem mi diye nazlanıyordu. Şimdiyse beyaz tanelerden göz gözü görmüyor...Bir anda her yer bembeyaz oldu...

Bu gezimizdeki tatlı insanlardan ve yağan kardan behsedince aklıma 2010 yazı geldi. Leo ile Fethiye'ye birlikte ilk gidişimizdi. Devlet Malzeme Ofisine ait fi tarihinden kalma üstü açık jeeplerle Safari turuna katılmıştık. Patara plajına giderken otobanda jeeplerdeki tüm turistler birbirimize kovalarla su atarken bir jeepteki bana göre çok yaşlı teyze dikkatimi çekmişti. Patara'ya vardığımızda ilk iş yanına gidip sohbet açmak oldu. O da sanki beni bekliyordu. Öyle güzel şeyler anlattı ki bana... 87 yaşında, siyah mayosu ve kırmızı kısa şortuyla, bir de yüzündeki o muhteşem gülümsemesiyle benden çok ama çok daha gençti. O "Buraları benim cennetim." derken, ben o yaşta onun gibi olmayı hayal ediyordum...
Dönüş yolunda, sana anlatacaklarımı düşünürken...

Evet Karakedim, dün doğumgünümdü ve ben 29 nolu kapıyı açtım. Açar açmaz karşımda tüm sevdiklerimi buldum. 29 nolu kapıdan ilk adımımı mutlulukla attım. Kapının öbür tarafında beni önemseyen, hatırlayan, bir şekilde kalplerine dokunduğum insanların olması öyle güven verdi ki bana....

Doğumgünümde içimden çok güzel bir dilek geçti hem beni hem kalbine dokunduğum herkesi kapsayan...Mektubumu bu dilekle bitirmek istedim...

Madem bugünün DOĞUMGÜNÜ ÇOCUĞU BENİM o zaman,

Sabah daha kargalar bile horuldarken arayıp "İyi ki doğurmuşum seni" diyen Cennet Kuşu canım Şıveynim,


Elini doğduğum günden beri sırtımdan hiç çekmeyip hayatta hep dik durmamı sağlayan canım babam,

"Kızım, seni çingenelerden aldık." deyip beni ağlatan ve bu yaşımda bile hala beni Kedi Bekirim diye seven Canım Kanım ağabeyim,

Beni bu haftasonu çocukluğuma götürüp harika bir yaş günü yaşatan beni benden çok seven canım kocam,

Arayan, mesaj atan, face den yazan, aklına gelip de günün koşuşturmasından unutan can dostlarım,

Bir de kalbine düşüp de bir sebepten vazcayan eski dostlarım,

Hepinizin kalbinden geçen bir dilek, yürekten ellerinizi açıp ettiğiniz bir dua ya da istediğiniz bir şey vardır. İşte o dileğin ya da o duanın gerçek olmasını diliyorum pastamın mumunu üflerken...

Doğumgünüm kutlu, tüm dileklerimiz gerçek olsun...
Hepinize sonsuz teşekkürler ve sevgiler...




SENİ SEVEN

GİZLİKIZ

http://www.facebook.com/pages/Gizlikizdan-Karakediye-Mektuplar/257960857604242


4 yorum :

Adsız dedi ki...

cnm benim ya keşke biz de sana süpriz yapıp Abant'da sen sevindirseydik...Bir dahaki seneye inşallah...Bütün yaşlarında beraber olmak dleğiyle...Güzel gözlü komşum benşm nice senelere.Buarada bu adsız yorumlar varya hepsi benim :) yani Demetttt:)

GizliKız dedi ki...

Sevgili Demet'im benim,
canım komşum...
Sen öyle güzel şeyler yazdın ki o gün yanımdaydın zaten.
Çok öpüyorum...

levent toklu dedi ki...

aşkım benim tekrardan doğum günün kutlu olsun.
inan bu yazılarını her okuduğumda beni farklı farklı düşüncelere ve duygulara götürüyorsun sana sonsuz TEŞEKKÜRLER....

GizliKız dedi ki...

Canım Leom benim,
senin hoşgörün ve manevi desteğin olmasa ben yazamam ki. Ben teşekkür ederim sana...
24 Şubat'a kadar doğumgünümü kutlamaya devam:)